Ülkemizde çok sıklıkla görülmeye başlayan hastalıkların adları...
Ülkemizde çok sıklıkla görülmeye başlayan hastalıkların adları...
Unutkanlık, vücudun belli bölgelerini kontrol edememe, görme bulanıklığı, işitme kaybı...
Daha birçok belirtileri olabilir...
En belirgin özelliği hatırlayamama... Bazen, yaşa bağlı unutkanlık da olabiliyor.
Tedavisi, tıp bilimi açısından her türlü tedavi edilebilir hastalıklar olarak görülüyor... Yani, ilaç(kimyasal terkip) verilerek bazı baskılamalarla hastalığın hızlı gelişmesi önlenebiliyor, denilmekte.
Biz de, büyüklerimizde rastladığımız bu durumun sebep ve sonuçlarını araştırıyoruz...
Bilhassa ortalama ömrün artmasıyla bu tür rahatsızlıkların da artması doğru orantılı olarak gelişmekte, hasta sayısı artmakta...
Türkiye'de altı yüz bin demans hastası olduğu ifade ediliyor. Alzheimer hastalarıyla bu sayı bir milyona yaklaşmakta.
Dünya'da bu tür rahatsızlığı olan kişi sayısı yaklaşık elli milyon kişi olarak tespit edilmiş... Yani, dünya nüfusuna göre hasta sayısı yüz yirmi altı milyonda bir milyon kişi hasta oluyorsa ülkemizde ise seksen beş milyonda bir milyon sayısına ulaşıyorsak dünyadaki orana göre Türkiye'de bu hastalığa yakalanma oranı yüzde kırk daha fazla olmaktadır. Bu çok büyük bir orandır...
Bizim, bu konularda daha sağlıklı verilere ulaşmamız için daha doğru bilgi veren bir kamu sağlığı yapısı olmalıdır...
Şimdiki hasta olan kişi sayısına ait rakamların doğruluğu da şüphe yaratmaktadır. Bence, doğru bir bilgilendirme ve bilgi akışı olduğu konusunda da kamu idaresi sınıfta kalmıştır...
Bu hastalığın dünyadaki görülme oranına göre Türkiye'de daha fazla olma sebepleri olarak:
1- Yerel yönetimlerin halkın sağlıklı su ihtiyacını tam karşılamamaları...
2-Sağlıklı arıtma sistemlerinin olmaması ve arıtma tesislerinden derin deşarj olarak denize verilen sularda yaşayan deniz canlılarının tüketilmesi...
(Bu konuda, Marmara Denizi alarm vermektedir...)
3-Yemek bulaşıklarında deterjan artıklarının kalması ve daha doğal suyla temizliğin tam yapılamaması..
4-Termik Santral bacalarından çıkan gazlarda bulunan pm-10, pm-5,pm-2,5 ve pm-1 maddelerinin yeterli seviyede ölçülmediği, insan ve diğer canlılar üzerindeki etkileri konusunda yeterli bilimsel çalışmaların yapılmaması...
5-Sigara ve alkol tüketiminde kontrolların düzgün yapılmaması. Vahşi kapitalizmin, yeni neoliberal politikalarla halkın hastalanmasına, müşteri gözüyle bakılması ve neredeyse devlet tarafından teşvik verilecek bir tavrın ortaya çıkması...
6-Dijital bağımlılığın oluşturduğu hücre ölümlerinin tam ölçülmemesi ve bu durumun kamuoyuyla paylaşılmaması...
7-Radyasyonlu alanlarla, manyetik alanların kamuoyuna iyi aktarılmaması ve bunun sonucu olarak, sirkadyen değişikliği, zeeman etkisinin bilinmemesi...
8-Ekonomik krizin uzun sürmesi ve beslenme açısından karbonhidrat ağırlıklı beslenilmesi, trans yağların kullanıldığı gıda sektörünün oluşması, mısır şurubu bazlı tadlandırıcı kullanılması, kanserojen palm yağının gıda sektöründe bilhassa atıştırmalık sektöründe kullanılması...
9-Spordan uzak bir yaşam tarzımızın oluşması...
Bu dokuz madde dışında daha başka sebepleri de sıralamak mümkün...
Kötü haberler, ruh sağlığını bozan gelişmeler, gelecek kaygısı, memur emeklileriyle bağkur emeklilerinin iktidarca bilinçli bir şekilde fakirleştirilmeleri( bu konuda Sayın Devlet Bahçeli'nin girişiminin görmezden gelinmesi) konularının oluşturduğu travmalar ve ana muhalefetin ana muhalefet görevini yapacak çapta yeterli bilgi, kadro ve fikir sahibi olmaması ve başka etkileri de saymak mümkündür...
Okuyucu buna başka maddeler de ilave edebilir...
Sonuç :
Önümüzdeki yıllarda yaklaşık beş milyonu bulan bir kitle başlıktaki hastalıkların pencesini düşerse ülkemizin tüm bütçesini bu işe ayırsanız bile bu bütçenin, bu insanların insanca yaşamasına yetmeyeceğini de şimdiden duyururum...
Bir de bu konularda, 11. Kalkınma Planı'nda sınıfta kaldık... 12.Kalkınma Planı' nda bu konularda neler var, ne gibi hazırlıklar yapılıyor bilmiyoruz...
Biz, sadece yetkililerin dikkatini bu yöne çekmek istedik... Sağlık sektöründe alarm durumuna geldiğimiz bir konuyu kamuoyunun dikkatine aktarmış olduk.
Görev, genel ve yerel iktidarlara düşmekte. Lütfen görevinizi düzgün yapın, derim...
Sağlıklı yıllar dilerim.
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
******
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...