Endüstriyel süt sığırcılığı çiftliklerindeki gübre depolarından kaynaklanan metan emisyonlarının resmi istatistiklerde belirtilenden beş kat daha fazla olabileceğini gösteriyor. Oysa bu metan önemli bir enerji kaynağı oluşturuyor.

İngiltere’de yapılan araştırmada, yakalanıp biyogaza dönüştürülmesi halinde salınan metanın, süt sektöründe yakıt tasarrufu açısından yılda 400 milyon sterlinden fazla değere sahip olabileceğini, ortalama büyüklükteki bir süt çiftliği için ise yaklaşık 52.500 sterlinlik bir değer kazancı olabileceğini gösteriyor.

Araştırıcılar hayvanların sindirim siteminde ortaya çıkan metan gazının gübre yığınlarından üç ila dokuz kat daha fazla olabileceğini ifade ediyorlar.

Gübre yönetiminden kaynaklanan emisyonlar önemli ölçüde düşük tahmin ediliyorsa da, gübre yığınlarında önemli derecede metan salınımı ortaya çıkıyor. Bu gazın yakalanması ve küresel ısınmayla mücadele kapsamında değerlendirilmesi gerekiyor. Aynı zamanda bu gazın yakalanması ve enerjiye çevrilmesiyle çiftliğin hemen bütün enerji giderlerini karşılamak mümkün olabiliyor.

Araştırmacılar, 2022-23 yıllarında iki çiftlikten gelen çamur lagünü emisyonlarının ölçümlerini analiz ettiler. Lagünler hava geçirmez örtülerle kapatıp çıkan gazı topladılar. Çamurlu su lagünlerinin, IPCC tarafından geliştirilen yöntemlere dayanan resmi tahminlerin önerdiğinden çok daha fazla metan ürettiğini ortaya koydular. Çiftliklerden gelen gerçek emisyonlar sırasıyla inek başına yılda 145-198 kg arasında değişiyor.

Küresel ısınmayla mücadele kapsamında halen atmosfere karışan ve sera gazı birikimine neden olan metanı yakalamak, işlemek ve kullanmak için teknoloji mevcut ve özellikle çiftliklere sermaye yatırımı için teşvik çerçevesi ve düzenleyici destek uygulanabilirse ekonomik açıdan umut verici görünüyor.

Süt sığırcılığında nefes yoluyla atmosfere verilen metanın azaltılması için ciddi araştırmalar yapılıyor. Ağır çatısından toplama programları yanında, besleme yönetimiyle de işkembede oluşan metanın azaltılmasına uğraşılıyor. Yapılan çalışmalarda kaba yem ağırlıklı beslemelerde metan emisyonu azalıyor, enerjice zengin yemlerle beslenen hayvanlarda metan salınımı artıyor.

Hemen bütün araştırıcıların üzerinde durduğu ortak nokta, gübrenin havasız ortamlarda sindirilmesi, çıkan metanın biyogaz olarak toplanması ve elektriğe çevrilmesi. Bunun için hükümetlerin çiftçilere sübvansiyon uygulaması. Orta ve büyük ölçekli işletmelere biyogaz tesisi için yapılacak desteklemeler küresel ısınmayla mücadelede önemli rol oynayacak. Küçük veya orta ölçekli biyogaz tesisleriyle metan salınımı azaltıldığı gibi çiftliklerin enerji giderleri de azaltılmış olacak.

Türkiye biyogaz tesisi yönünden dünyanın en fakir ülkelerinden biri durumunda. Halen aktif biyogaz tesisi iki elin parmaklarını geçmiyor. Oysa Türkiye’nin 200 milyon ton civarında çiftlik gübresi potansiyeli bulunuyor. Bunun biyogaza işlenmesiyle metan salınımı önemli ölçüde azaltılabileceği gibi enerji açığının kapatılmasında da %10’luk bir potansiyel ortaya çıkacak. Aynı zamanda toprağın mayası olarak nitelendirilen olgunlaşmış temiz bir gübre elde edilecek.