Beşli çete olarak adlandırılan dünyanın en fazla devlet ihalesi alan müteahhitlerinden Cengiz Holdinge bağlı Truva Bakır işletmesi, vatandaşın isyanı ve sosyal reaksiyonların büyümesi üzerine geçenlerde bir açıklama yapmış. Açıklamada çok ağaç kesilmeyeceğini, ama doğa tahribatının yapılacağı 2500 dekarlık alana 1 milyon ağaç dikileceğini, rehabilitasyon için harcanacak paranın peşin ödendiğini, ayrıca kirasının verildiğini falan anlatıyorlar. En önemli nokta ise açıklamalarına 19 yıl sürecek doğa katliamı süresince bölge ekonomisine 100 milyon dolarlık bir katkıda bulunulacağını da ekliyorlar. Sosyal ve sportif desteklemelerini de unutmamışlar.
İYİ Parti Milletvekilleri Rıdvan UZ, Turhan ÇÖMEZ ve Buğra KAVUNCU ile İl ve İlçe teşkilatları tabiat talanına dur demek için maden sahasında incelemelerde bulundular. Yağmur çamur demeden çevre katliamına karşı direnen köylülerimizin yanında durdular.
Türkiye’nin her karışında izi bulunan, nerede hangi problem varsa meclis kürsüsünden dillendiren, meclisin en çalışkan milletvekillerinden olan Çanakkale Milletvekilimiz Rıdvan UZ, iktidar sahiplerinin anlayacağı dilden çok güzel bir konuşma yaptı. Milyonlarca izlenen bu konuşmasının ana teması “Çanakkale’ye hizmet istemiyoruz, sizden gelecek hizmet Allah’tan gelsin” idi. Rıdvan UZ’un konuşması aynen şöyle: Sayın Başkanım, kıymetli milletvekilleri illeri ile ilgili yatırım taleplerini dile illettiler. Doğru bir yaklaşım. Fakat biz Çanakkale olarak yatırım arzu etmiyoruz, istemiyoruz. Vallahi istemiyoruz. Nedeni şu: Daha önce bir Kolin’i gönderdiler, fuel-oil kaçakçılığından paket oldular. Sonra Anagold diye bir firma geldi Kazdağlarına. 953 bin ağaç kesti, öylece bırakıp kaçtı. Şimdi de Cengiz Holdingi gönderdiler, 1 milyon ağaç kesecek. Biz Çanakkale’ye yatırım istemiyoruz. Allah rızası için. Sizden gelecek Allah’tan gelsin. Vallahi istemiyoruz. Yeter ki bu arkadaşları çekin Sayın Bakanım oradan. Çanakkale Köprüsünü de anlatırım.
Milletvekilimizin yüreğine sağlık. Çok güzel özetledi. Hem de herkesin anlayacağı dilden. Ormandan bir köylümüzün ağaç kesmesi bir yıla kadar hapis cezası gerektiriyor. Traktörü ile yakalanırsa traktörüne el konuluyor, eskiden eşeğiyle yakalanırsa eşeğine el konuluyordu. Orman emvaline zarar vermek köylümüze gerçekten büyük bedeller ödetiyordu. Kamyonuna el konulan dahi olmuştur geçmişte. Bu kadar keskin yasalarla korunan ormanlarımız ne yazık ki madenciler tarafından talan ediliyor. Sadece Çanakkale ve Balıkesir bölgelerinin neredeyse %70-80’i madenciler tarafından ruhsatlandırılmış. Halihazırda yasal süreçler, mahkeme kararları açıklanmamış olsa bile talan büyük bir hızla devam ediyor. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ile sivil toplum örgütlerinin yasal mücadeleleri yoğun bir şekilde devam ediyor. Ancak maden şirketleri yangından mal kaçırırcasına talana devam ediyor.
Halilağa bakır madeninde 19 yılda bölgeye 100 milyon dolar para bırakılacakmış. Kesecekleri ağaç bedeli bu paradan daha büyük. Kaldı ki çevre felaketi yıllarca, en az üç nesil bölgeyi yaşanmaz hale getirecek.