Devlet bu sene çiftçinin yanında durmak şöyle dursun alnına kurşun sıkmak için elinden geleni yapıyor. Tarım Kredi Kooperatiflerinin açıkladığı zeytinyağı fiyatları piyasaları alt üst etti. Üstelik çiftçinin canına okudu.
Çanakkale’mizin güzide firması AGROTROİA’nın sponsorluğunda KÖYTV’de yayınlanan ‘Sektör Analiz’ programında Anadolu’nun kadim ürünü ‘Zeytin ve Zeytinyağı’ konusu geçtiğimiz Cuma günü masaya yatırıldı. Dün bir kısmını paylaşmıştık.
Akhisar’dan Ahlatoğlu Zeytincilik’ten Mustafa Ahlat, bölgede zeytinciliğin gelişmesinde önemli çalışmalar yaptıklarını, enseyi karartmanın bir yararı olmadığını, fiyat dalgalanmalarının üreticinin işine aidiyetini zayıflattığını, geçmişte zeytine yapılan teşviklerin hedefinde 750 bin ton yağ üretimi olduğunu ancak bu rakamlardan uzak kaldıklarını, ambalajlı zeytinyağına desteğin geri gelmesi gerektiğini, artık zeytinyağının tağşişle anılmamasında yarar olduğunu anlattı.
Soma’dan Avdan Zeytinyağları sahibi Şerif Ali Uysal, maliyetlerin iki kat arttığı yerde yağ fiyatlarını yarıya düşürmenin bir anlamı olmadığını, Soma olarak maden ve termik santralleriyle değil zeytinyağlarıyla da anılması gerektiğini, bölgesinde zeytinyağını 200 liraya satanların olduğunu, paraya sıkışan üreticilerin 150 liradan ürün verdiğini dile getirdi.
Edremitli üretici Mehmet Semerci, belirsiz politikalar yüzünden sıkıntılı günler geçirdiklerini, üç yıl önce ihracatta büyük bir fırsat kaçırdıklarını, kuraklık zararının ciddi olduğunu, sofralık zeytinin azaldığını, paketli zeytinyağı ihracatının gelişmesi gerektiğini, sadece hasadın toplam maliyette %70’e ulaştığını anlattı.
Altınova’nın Zeytinyağı Ödüllü üreticilerinden, Köy TV’de Zeytinin Yolculuğu programını yapan Hüseyin Bozkurt programa avukatıyla çıktı ve bir kooperatifte çevrilen dolapları da anlattı. Hüseyin Bey, markalaşmaya dikkat çekerek coğrafi işaretli ürünlerin yöresel markalarla pazara girmesi gerektiğini, rekoltenin belirtildiği gibi yüksek olmayacağını, iç tüketimin de artırılmasında yarar bulunduğunu dile getirdi.
İzmirli üretici Cihan Öztuğlu, yevmiyelerin çok arttığını, çiftçinin yaşlandığını, üretici elinde fiyatların düştüğünü, ancak raftaki fiyatların aynı kaldığını, fiyatların 200 liradan aşağı olmaması gerektiğini anlattı.
Mersin Mut’tan programa katılan Selami Özer, rekoltenin normal olduğunu, Mut’ta önceki senenin üretimini biraz geçtiklerini, kuraklık nedeniyle randımanın düştüğünü dile getirdi.
İznikli zeytin üreticisi Dinçer Erol, bölgelerinin zeytinle kaplı olduğunu, 550 yaşında ağaçlarının bulunduğunu, daha kaliteli ürün verdiklerini, üretim-tüketim zincirinin sağlıklı olmadığını, 60 liraya sattıkları zeytinin marketlerde 330 liraya satıldığını, bu farkın normal olmadığını anlattı.
Salihli’den programa katılan üretici Rüştü Uyar, yağ ithal eden memlekette zeytinyağı fazlasının olamayacağını dile getirdi.
Programın sponsoru AGROTROİA’nın Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Dönmez, en önemli konuya parmak bastı. Fiyat belirsizliğinin ve düşürmeye çalışma operasyonlarının üreticiyi mağdur edeceğini, Tariş’in hala kulağının üstüne yatmasına bir anlam veremediklerini, üreticilerin ellerindeki yağı bekletmelerinde yarar olduğunu, halen üretim yapan nüfusun yaşlandığını, bu neslin üretimden çekilmesi durumunda milletin gıdaya ulaşmakta daha büyük sorun yaşayacağına dikkat çekti.
Yaklaşık dört buçuk saat süren programda zeytinde neler oluyor sorusuna bütün ayrıntılarıyla cevap bulundu. Cemil Bektaş’ın sıcak ve doğal yaklaşımıyla sektörün bütün aktörleri yörelerinde yaşananları bütün açıklığıyla dile getirdiler. Umarız yararlı olmuştur.